Şunun için etiket arşivi: Kur’ân-ı Kerîm

Hızırla Kırk Saat ve Heisenberg

Biliyorsunuzdur belki bu aslında Sezai KARAKOÇun bir şiirinin ismidir. Fakat Kur’ân-i Kerîm’de peygamberler kıssalarıdan bir tanesini daha okuyunca gerçekten bu şiirden bağımsız bu başlık aklıma geldi. İnsanın ne kadar cahil olduğu: gerçeğin(Hak’kın) tam olarak bilinemesi ile başlıyor. Sonra ne yaparsa yapsın belki hassaslaşıyor. Çok yaklaşıyor gerçeğe ama asla tam olarak şudur diyemiyor. Buradak iki durum […]

Kitaptan: Alay ettikleri şey…

32. Melekler onların canlarını iyi kimseler olarak alırken, “Selâm size! Yapmış olduğunuz iyi işlere karşılık girin cennete” derler. 33. (O kafirler) kendilerine ancak meleklerin veya senin Rabbinin helâk emrinin gelmesini bekliyorlar. Onlardan öncekiler de böyle yapmıştı. Allah onlara zulmetmedi, fakat onlar kendilerine zulmediyorlardı. 34. Bu sebeple işledikleri kötülüklerin cezası onlara ulaştı ve alay ettikleri şey […]

Kitap’tan

15,16. Sizi sarsmaması için yeryüzünde sağlam dağlar; yolunuzu bulmanız için de nehirler, yollar ve nice işaretler meydana getirirdi. İnsanlar yıldızlarla da yollarını bulurlar. 17. Şu halde yaratan, yaratamayan gibi olur mu? Artık siz düşünmez misiniz? Cüz: 14 – Sûre: 16 NAHL SÛRESİ Sayfa: 268

İbrahim Sûresi 40 – 42.

40. “Rabbim! Beni namaza devam eden bir kimse eyle. Soyumdan da böyle kimseler yarat. Rabbimiz! Duamı kabul eyle.” 41. “Rabbimiz! Hesap görülecek günde, beni, ana-babamı ve inananları bağışla.” 42. Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah onları ancak, gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.