Nano TR 6 İzlenimlerim

Nano TR kongresinin 6.sı Çeşme Altınyunus Otelinde gerçekleştirildi. Bu kongre serisine ilk defa katılan birisi olarak fikirlerini belirtiyorum. Bazı gözlemlerim tamamen kişisel olduğundan kongrenin tamamına genellemekle yanlış sonuçlara ulaşmaya sebep olunabilir.

Ufak tefek organizasyonların içinde görev almış birisi olarak buraya not alıyorum ki; Organizasyon, özelde kongre yapmak gerçekten uyumlu bir ekibin, ortaklaşa yoğun çalışmasının bir sonucu. Düzenleme komitesinin başında Salih OKUR bey olmak üzere katkısı olan herkezi takdir ediyorum. Burada yazdıklarımın çok daha fazla olumlu bir hava içermesi gerektiğini düşünmeme rağmen, belki takdir-eleştiri dengesini kaçırmış olabilirim. Affola…

Diyebilirim ki, ön hazırlıklar sırasında kongre özet kitaplarının hızlı hazırlanması gerçekten takdire şayan. Fakat sözlü veya poster sunumları yapmak için başvuru yapanlardan bazılarının kongreye katılmaması durumu sanki pek hesap edilmemiş gibi. Diyelim ki, tüm maddi yükmlülükleri ve gerekli özetleri kongre öncesinde tamamlayan bir katılımcı, kongreye gelmese bile kongre özet kitapcığında yer almış ve katılmış oluyor.

Salih beyin ifade ettiği gibi “0” bütçe ile bir kongre organizasyonuna başlamak ve bunu 5 yıldızlı bir otelde gerçekleştirmek, kongrenin 5 yıldızla parlayan bir isim kazanmasına sebep olmuş gibi. Öte yandan böyle organizasyonlarda hiç bir iş parçasında bir emeği olmadan yapılanların bekleninden daha fazla olduğunu gördükten sonra kongreye kabullenenler de olabilir şeklinde düşünüyorum. Bu 1000 küsür tane katkının olduğu bir konferanası daha önce NanoTR serisi gördü mü bilmiyorum. Bu kadar çok katkının inceleme-kabul aşaması bile ayrı başlıbaşına bir iş. Ve bu işi yaparken tecrubeli olanlardan hiçbir katkı alınmadan yapılmış olmasını da açıkçası ayrı bir takdir konusu.

Kongrenin sitesi ile ilgili bir kaç konuya de değinmeden geçemiyeceğim:

• Birinci olarak, konferasın çevrimiçi kayıt sistemi olan “OpenConf”‘ın açık kaynak kodlu olması kişisel olarak benim sempatimi kazandı. Sistem gördüğüm kadarıyla kolay formlar içeriyordu. Başvurular sırasında kullanıcı veya katılımcı olarak sorun yaşamadığımı belirtmek isterim. Doğru seçim…

• İkinci olarak kongre özet kitabının 1000 küsür sayfalık hacminin bile derlenip toplanması ayrı bir iş iken *.pdf dosyası olarak kongre öncesi en azından önizleme ve fikir vermesi bakımından yayınlanması takdir edilmeden geçilmeyecek bir konu. Kongre öncesinden açıkçası güncellemeler bölümünün daha görünür ve büyük olması yararlı olabilir idi. Ayrıca sponsorların ana sayfada sonradan flash halinde bir noktada toplanması daha görünür hale getirmiş ana sayfayı.

• Ana sayfada içeriğin bulunduğu bölümde, kongrenin uzun uzadıya anlatıldığı temaların bulunduğu bölüm fazlasıyla gereksiz yer yaplamış gibi geldi bana. Belki duyutular ve güncellemeler bu alana alınmalı idi. Konfrerans programının ve ulaşım bilgileri gibi bölümlerin konferans öncesinde güncellenerek bulunması takdir edilmeli kanaatimce. Fakat kongre öncesinde ana sayfada daha çok yer kaplamalı gibi düşünüyorum. Ve kongrenin başlangıcından ana sayfadaki ağırlığını kaybetmiş bir yerlerde kaybolmuş olmalı.

• Kongrenin bittiği şu günlerde sitede herhangi bir güncelleme olmaması üzücü. Güncellemeleri yapacak bir kaç küçük haber girecek birileri mutlaka vardır. Ama yoğunluktan unutulmuş olsa gerek.

• Son olarak site ile ilgili alan adı meselesine değineceğim. İYTE’nin prestiji olan bu kongrenin tabiki bir alt alan adı ile yani “nanotr6.iyte.edu.tr” adresinden ulaşımı olmalı ama, aylık 5000 tekil ziyareti almış bir kongre sitesinin ~1o$ lık bir yatırımla özel bir alan adı da olabilirdi. Zaten siteye girildiğinde İYTE en görünür haliyle görülmekte.

Kongrenin bir öncekilere göre çok daha fazla katılımlı olduğunu söylemekte yarar var. Kongre katılımcılarına sunulan sözlü sunumlar da seçim açısından yeterince zengin. Fakat sunumların kalitesi homojen değil. En azından bir seviye gözetildi mi? seçme yapıldı mı? soruları bende uyandı. Sözlü sunumların gördüğüm birkaçı öğrenci kongresi seviyesinde idi. Tabiki tüm sunumlar içinde eminin çok küçük bir bölümü…

Nano TR 6 kongresi gerçekten uluslararası katılımın da yoğun olduğu bir kongre idi. “TR” adını taşıyan bir kongre uluslararası katılımı içermesi ve kongre dilinin İngilizce olması bakımından kanaatimce TRsız “Nano 6” gibi bir ad taşısa veya uluslararası ibaresini taşa daha iyi olurdu. Çünkü mevcut durum bu şekilde.

Bu kongrelerin pratik uygulamalar konusunda bilgilenmek için ülkenin büyük köklü sanayi kuruluşlarının(Ne kadar varsa aklınıza ilk gelen marka) kurumsal yapıları içerisinde bir yer edinmemesi, kongre sırasında aklımı biraz kurcalamadı değil. Neredeyse hiçbir büyük sanayi kuruluşunun bu kongredekilerle ilgili olmaması, AR-GE departmanından katılımlarının olmaması(veya açık bir şekilde görememiz) herhalde üzücü bir nokta. Artık sabun-detarjan, plastik, deterjan gibi pazarlarda ülke fark yaratıcak değil. Sanayi ürünlerimizin dünyada yer edinebilmesi için tamamen yeni yöntemler ile üretilmiş ve ekonomik olarak dünyadaki muadilleri ile yarışabilir  olması gerekmez mi? Veya tamamen yeni bir ürün olarak fark yaratarak dünyaya pazarlanması gerekmez mi? Yoksa wolframı çıkartıp tüm dünyadaki üreticilerden daha pahalıya üretmenin pek anlamı olmasa gerek. Diyeceğim o ki, fark yaratmak için kongrelere sanayiiden daha fazla katılımcı, daha etkin destek (sadece para verip sponsor olmanın ötesi) gerekmez mi? Diyeceksiniz ki zaten bunu herkes söylüyor. Ben de derim ki: peki o zaman :) Bu suç kimin? :)

Ayrıca bir konuyu da şimdi farkına vardım, burada belirtmek isterim. Kongre başlangıcında aldığımız matbu özet kitabı ve onun içinde emek verilerek hazırlanmış mtml tabanlı etkileşimli CD de açıkçası hoşuma gitti. Değinmeden edemiyecektim.

Şimdilik aklıma gelen bu kadar. Notlarıma bakıp bir başka yazı da yazabilirim.

Fotografları iki ayrı galeri halinde bilahere yayınlayacağım.

Konu ile ilgili Ahmet beyin blogındaki yazıyı da okumanızı tavsiye ediyorum.